TEKNİK ANALİZ

         Hisse senetlerinin hareket edebileceği sadece 3 yön vardır. Bunlar yukarı, aşağı ve yatay. Hisseler bu yönlerde hareket ederken bir sistem içinde hareket ettiğine inanılır ve bu nedenle yatırımcılar hisse alıp satarken teknik analizden oldukça yararlanırlar.  

        Teknik analiz, hisse senetlerinin geçmiş fiyat hereketleri göz önüne alınarak oluşturulan geleceği yorumlama, gelecek hakkında fikir sahibi olma işlemidir. Teknik analiz falcılık değildir çünkü piyasa trendlerden oluşur ve bu trendlerinde elbet bir başlangıcı ve bir de sonu vardır. Teknik analiz bizlere bu trendlerin dönüş yerlerini saptamamızda yardımcı olmaktadır. Fakat şu da bir gerçektir ki kesinliği yoktur. Gerçekleşmesi mecburi değildir bize gösterdiklerinin. Biraz önce de söylediğim gibi bize fikir verir yolumuzu aydınlatmamız konusunda bizlere yardımcı olmaktadır.

      Bazı kişiler teknik analizin piyasayı anlamak açısından en önemli yöntem olduğunu savunurlar ve teknik analizin hisse senedi hakkındaki herşeyi yorumladığını öne sürerler. Çünkü hisseler bilanço verileri ve haberler gibi birçok olaydan etkilenirler ve bunların fiyatlara yansıması kaçınılmazdır.

DESTEK-DİRENÇ

Burada görüldüğü gibi fiyatlar aşağı yönlü çizmiş olduğumuz üst direnç çizgisini kıramamakta. İşte burada oluşan ve fiyatlar tekrarlı bir şekilde ulaşıpta geri döndüğü seviyeye direnç diyoruz. Peki ya bu direnç geçilirse ne olur? Teknik analizle uğraşan kişilere göre bu bir AL işaretidir. Yani fiyatların uzun süredir geçemediği bir düşen trendini kırdığını ve artık bir yükselen trend başlatma eğilimide olduklarının habercisidir. İşte bu zamanlarda hisse ile ilgili olumlu haberler olmayabilir ya da neden çıktığı da belli olmayabilir. Belki bizim bilmediğimiz bir haber birileri tarafından bir şekilde öğrenilmiş olabilir. İşte biz bunu bilemeyiz. Ama şu bir gerçek ki hissede bir şeyler değişmeye, bir olaylar dönmeye başlamaktadır. Sizler de daha önceki verileri inceleyerek gerçekten fiyatların belirli dirençleri aştıklarındaki hareketlerini gözlemleyebilir ve bu sinyalin güvenilirliğini inceleyebilirsiniz.

Bir diğer trendimiz olan "Yükselen Trend"de ise bunun tersi bir durum söz konusudur. Burada ise fiyatlar yukarı doğru çizilmiş olan yükselen trend çizgisine kadar düşüp tekrardan yükselmeye başlamaktadır. İşte bu çizgi ile gösterilen seviyeye de "Destek" adı verilmektedir. Peki fiyatlar desteği kırarsa yani altına inmeye başlarsa ne olur? O zaman da teknik analize göre bu bir "SAT" sinyalidir. Yine herhangi bir haber olmayabilir. Her şey iyi giderken neden böyle bir düşüş olduğunu anlayamıyor olabiliriz. Belki aşağı fiyatlardan alanlar karlarını ceplerine koymak istiyor olabilirler belki de artık fiyatların yeterince yükseldiğni düşünenler atık bir düşüş olabileceği endişesiyle satışa geçmiş olabilirler.

Şimdi ise bir düşen trende çizilmiş olan destek ve direnç çizgilerini görmekteyiz. Burada ise teknik analizle ilgilenen kişilerin görüşü şu yöndedir. Fiyatlar Desteğe geldiğinde "Alınır" dirence geldiğinde ise "Satılır". Peki biz biraz önce ne demiştik? Fiyatlar drenci geçerse bu teknik analize göre bir "AL" sinyalidir. Sözlerimizde herhangi bir değişiklik yok. Biz drencin geçilip geçilmeyeceğini bilmediğimiz için en azından kazancımızdan zarar etmemek ve birazda kazancımızı realize etmek için fiyatlar dirence ulaşınsa satıyoruz. Peki drençler geçilirse. O zaman tekrardan alım yaparız. Ama fiyatların direnci geçmesini bekliyoruz tekrar bir alım yapmak için.

Burada ise bir yükselen trende çizilmiş olan destek ve direnç çizgilerini görmekteyiz. Yine aynı sözlerimiz burada da geçerli. Fiyatlar desteğe düşünce al, Dirence ulaşınca sat. Bir de şuraya değinelim. Biz destekte aldık fakat fiyat desteğin altına düşerse ne olacak? İşte o zaman da fiyatların artık bu destekte durmayacağını anlıyoruz yada artık yeni bir trendin oluşacağını çıkarmamız gerekir ve tekrardan fazla zarar etmeden satmamız gerekir.





Teknik analize göre kurallar gayet basit. Hisse fiyatı çizmiş olduğumuz desteğe geldiğinde alıyoruz dirence geldiğinde satıyoruz. Fakat bunlar bir kanun ya da yasa değil. Biz dirençten satarız fiyatlar daha da yükselebilir yada biz destekten alırız fiyatlar daha da düşebilir. Bizler borsada fiyatlar kendisini tekrar eder görüşünden öne çıkarak bu işlemleri yapıyoruz. Eğer biz destekte alıp ve direçte sattıktan sonra fiyatlar yükselmiş ise pek zararda sayılmayız çünkü az da olsa karımızı yapmış oluyoruz. Fakat destekte aldıktan sonra fiyatlar desteğin altına düşünce satmıyorsak ve içten içe yükselir umuduyla bekliyorsak bu bizim kötü sonuşlar meydana getirebilir. Küçük miktarda bir  zararla hisseden ayrılmak varken daha yüksek bir zararla da karşılaşabiliriz. O nedenle daha hisseye giremeden hisseyi nerede alacağımıza, nerede karla ve nerede zararla satacağımıza karar vermemiz gerekir. 

Stop Loss Örnekle

            Stop Loss, bir başka deyişle zararı durdurmak demek. Peki bunu nerede kullanacağız? Bunu hisse almaya karar vermeden önce kullanmamız gerekiyor. Mesela bir hisseyi almaya karar verdik ve hissenin fiyatı 1,00 TL diyelim. Biz bu hisseyi aldık ama işler tersine döner ve fiyatlar yükselmek yerine düşmeye başlarsa diye düşünerek kendimize bir sınır belirlememiz gerekir. Örneğin fiyatlar 0,95 TL ye düşerse satacağım diyerek kendinize bir stop loss belirler ve zararınızı bir bakıma sınırlamış olursunuz.
          Tabi bu stop kavramı kişiden kişiye değişir. Kişinin beklentisi %50 ise o zaman daha yüksek bir stop koyabilir. Yada kişinin beklentisi %10 ise kişi daha düşük bir stop oranı belirleyebilir. Kişilerin risk iştahına göre bu oran belirlenebilir fakat %50 gibi bir stop loss ta çok abartı olur. Çünkü, düşünün ki 1TL den bir hisse aldık ve fiyatı 0,50TL ye düştü. Artık o fiyattan sonra satmak pek de akıl karı bir iş değildir. Makul oranda bir stop koymamız ve bu koyduğumuz kurala da uymamız gerekir.